İçeriğe geç

EMPERYALİST MANTIK BİLİNMEDEN DÜNYA VE ORTADOĞU KONUŞULAMAZ..!

EMPERYALİST MANTIK BİLİNMEDEN ORTADOĞU VE DÜNYA KONUŞULMAZ.

    (Geçmişten Günümüze Suriye savaşının sebep ve sonuçları)

         (2.Bölüm)

  SURİYE; Toplumsal dokusu içinde birçok din, mezhep, ırk, millet ve medeniyet barındıran bir ülke her zaman fitnelere açık olsa da Ortadoğu’da Arap  ülkeleri arasında bu konumuna rağmen kötülerin içinde en iyisiydi.

   Etnik ve sosyolojik olarak birçok ulusu ve dini inancı bünyesinde barındıran stratejik konumu itibariyle de Ürdün, İsrail, Lübnan, Irak, Akdeniz ve Türkiye’ye uzun sınırları olan bir ülke, Yakın zamana kadar komşuları ile gayet barışçıl geçinmiş, Bir ülke nasıl oldu da yıkımın, Kan ve zulümüm merkezi haline geldi.    Bu sorunun karşılığını bulmak için aşağıdaki analizi tarafsız okumak gerekir.

    a-IMF para fonuna dış borcu olmayan bir ülkenin emperyaller tarafından terörize edilmesi gerekir. Çünkü emperyallerin borçlandırılarak köleleştirme siyasetleri sonuç vermiyorsa, Kültürel kölelik maddesi uygulanır, o da olmazsa siyaseten muhasaraya alınır, o da olmazsa yalan haber ve sansasyonel enformasyonlarla askeri işgal son çaredir.

    b-Emperyallerin dostları ile dost düşmanları ile düşman olma zorunluluğu var. Suriye ekonomik ve askeri ekipmanları tamamen Rusya akreditesidir, Ayrıca devrîmden sonra imam Humeyni (r.a) ABD ve Siyonizm’in Bop planını fark ederek Suriye ile İran arasında 1987 de Askeri ve stratejik iş birliği anlaşmasını hayata geçirdi.(Bu Haliyle İran’ın Suriye’de varlığı meşrudur) ABD’nin Ortadoğu’daki ileri karakolu olan Siyonist İsrail devletinin doğal düşmanı Filistin halkı 1947 yılından beri devam eden Düşmanlıkta İran devriminden sonra izzetli bir dönüşle Arapların velayetini  ve köleliğini dışlayan, İslami İran’ın İzzetli velayetini ve güvenini kazandılar.

   ve Lübnan’ı Askeri olarak  işgal eden ABD Emperyalizmi, 270 Deniz piyadesini Lübnan’da kurban vererek çıkması da Lübnan Hizbullah’ını terör örgütü ve düşman ilan etmeye yetti ve Suriye’nin tüm uyarılara rağmen Filistinli ve Lübnanlı Müslümanlar gibi iki gruba verdiği stratejik destek yıkımı için yeterli sebeplerdi.ve Bu iki gurup Müslüman hareketini Körfez Ülkeleri kukla rejimler nezdinde ve Emperyalizmin batı arenasında terörist yapmaya yetecekti.

   İşte bu gerekçeler tek başına Amerika Emperyalizminin düşmanı olmaya yetti.

   c-Emperyalist ülkelerin köleleştirme siyasetinin diğer silahı da kültürel köleliktir, Bu da ülkede yaşayan Aydın, alim ve bürokratları ücretsiz götürür    

   Emperyal merkezlerde kendi kültürünü enjekte eder, ve dönüşte bu zevat kültür ve tarihinden örneklerle karşılaştırmalı nefret  tohumlarını ülkelerine ekerler ve süreç içerisinde ekonomik ve siyası kölelik takip eder. Nitekim bu gaye ile Abd’de yıllarca kalan Türk Prof.Oktay Sinangil bu siyaseti yaşadığını itiraf etmiştir.

   d-Bunların hiçbiri çözüm olmazsa askeri işgallerin alt yapısı düşünce kuruluşlarında hazırlanır ve Müttefiklerin ve diğer uşakların desteği ile Enformasyonun gücü ile bin bir bahane ile sansasyonel görseller oluşturarak veya üretilerek İşgal için kamuoyu oluşturulur, ve işgale fiilen başlar.(Bugün hala kan içici Esad diyenler,(Abd ve müttefiklerinin sömürü ve emperyal oyunlarından ve kan içiciliğinden habersiz işte bu enformatik ve demokratik zırvaların kurbanıdırlar)

   e-Nitekim; Katar eski Başbakanı Hammad Bin Cesim ,

” Suriye’deki savaşı İsrail ve ABD’nin desteği ile Suud ve biz organize ettik” itiraflarına rağmen hala Beşar Esat halkını katlediyor, Esat Cani, Esat zalim, Esat diktatör diyen ağızlar tamamen BOP ortaklarının aklıyla yaşıyor ve onların Ağzı ve  diliyle konuşuyor demektir.

Nitekim geçen gün Türkiye’de İstanbul’da Cinayetle ölen bir İngiliz ajanının başında olduğu James Le Mesurier. Sıradan bir İngiliz askeri değil. Birleşmiş Milletler Barış Gücü adına Balkanlar’da çalışmış, İngiliz Dışişleri Bakanlığı bünyesinde Ortadoğu’da istihbaratçı olarak üst düzey görev yapmış biri.   

    Çalıştığı alanlar saymakla bitmiyor. Irak İçişleri bakanının özel danışmanlığından, Birleşik Arap Emirlikleri Doğal gaz sahaları özel koruma gücü oluşturma görevine, Dubai’de Black Waters’la bağlantılı Kiralık asker şirketi Olive Group başkan yardımcılığından, Beyaz Baretler adlı ‘sivil toplum!’ kuruluşuna kadar uzayan bir yelpaze bu.

    Beyaz Baretler’e önderlik eden Mayday Rescue adlı ‘arama kurtarma yardım’ örgütünün de mimarı.masum nedenlerle teşekkül ettirilen İngiltere Danimarka, Almanya, ABD ve Suudi tarafından finanse edilen beyaz baretliler hangi amaçla bu bölgeye geldikleri de kamuoyunda deşifre oldu ki 2750 çalışanı ile Suriye’de Sivil halkı bombalama, Sahte Kimyasal gaz görselleri oluşturup Esad’ın caniliğini tescil ettirmeye gelen emperyalist şer şebekesi olduğu anlaşıldı.

   Yani Meğer beyaz baretliler Kiralık katillermiş.

   MI6 olarak bilinen İngiliz istihbaratının bölgedeki en güvendiği ajanlarından biri. CIA ve MOSSAD ile ortak operasyonlarda Mayday ‘Sivillere yardım’ teşkilatını paravan olarak kullanıyor. Suriye’de el-Kaide artığı İŞİD,SDG ve Nusra teröristlerine askeri ve istihbarı eğitim veriyor ve bunlara gerekli silah ve lojistik ekipman tedarik eden Yahudi Siyonistlerdir. An itibariyle Suriye’de bu Madrabazlar 7 adet Rejim Muhalifi örgüte Fiili destek veriyorlar.

    Sonuçta bu terör şebekesinin başında olan ve geçenlerde İstanbul’da gebertilen İngiliz ajanının Suriye’de katlettikleri vatandaşların organlarını anında alıp uluslararası pazarlarda çok yüksek meblağlarla sattıkları anlaşıldı ve çok kirlenen ve çok şey bilen yavrularını kendi elleriyle katlettiler.

     f-İngiliz ünlü gazeteci Robert Fisk, yaptığı araştırmaların sonunda, Beşar Esad yönetimini devirmek için teröristlerin silahını S. Arabistan temin ettiğini anladığını yazdı.
     Independent gazetesinde Batı Asya ve başka bölgelerde yaşanan savaşların silahlarını kimlerin temin ettiğini araştırdığı araştırmasının sonuçlarını yayımlayan Robert  Fisk, Suriye’de Beşar Esad yönetimini devirmek isteyenlerin yüzünü ifşa etti.
   Fisk raporunda, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ı devirmek üzere teröristlerin silahlarını Bosna Hersek’ten Halep’e intikal ettiren ülke S. Arabistan olduğunu ifşa etti.

   Suriye’de devam eden kaos ve yıkımın maddi faturası Suudi,BAE ve körfez ülkelerine bire on nispetinde tahsil edildi.
   Fisk raporunda, bu konuyu ispat eden belgelere ulaştığını, fakat Suud rejimi belgelere rağmen bu konuyu inkar ettiğini, oysa bu silahların ilkin S. Arabistan ve ardından Türkiye ve  ardından Suriye sınırından Halep kentine intikal ettirildiğinden emin olduğunu vurguladı.

   Şu an Suriye’de 6 yıldır fiilen başlayan işgalin sürecine bakalım;

    Savaştan önce Türkiye dış işleri bakanı Ahmet Davutoğlu Suriye’de Beşar Esat’a üç teklifle gider

A-İran ve Rusya ilişkini kes,

B-Enerji güvenliği için garanti ver.

C-İsrail için güvenli bir müttefik ve Hammas islimi cihat ve Lübnan Hizbullah’ına desteğini keseceksin, Karşılığında İsrail Golan tepelerini sana bırakacak ve sen Suriye’nin ebedi başkanı olacaksın. Bunları dinleyen Esat Davutoğlu’na dönüp, “Siz Türkiye’nin mi yoksa ABD’nin mi dış işleri bakanısınız demiş, Bu talepler daha önce Amerika tarafından bize iletilmişti dedi”  ve sonuç ; NATO, ABD, ve Müttefikleri Türkiye, Suudi, tüm Arap uşaklar ile Avrupa’nın gazabı ile Suriye’yi Yakmak için zemini hazırlanan yıkımın çakmağını çaktılar.

    Hatta NATO ve BOP ortağı bizimkiler o kadar hızlı idi ki öğle Namazını Emevi Camii” sinde kılacaklardı. Aksine Suriyeli 3.5 milyon insanın sokaklarımızda namaz kılmalarına şahit olduk.

   An itibariyle Amerika’nın conilerinin zırhlı ekipmanı eşliğinde Suriye’de gasp ve zorla işgal edilen kuyulardan petrol hırsızlığı yapıyor ve Suriyeliler ise çeşitli coğrafyalara dağılmış şekilde çöplüklerden ekmek arıyorlar.

    Hiç biri Allah’ın tuzağını hesaplayamadı çünkü Allah ile hepsinin arası bozuktu. Sadece bizimki Limoni idi. Limonun kalan suyunu da bize sıktırdılar hala sıkmaya devam ediyoruz veya kalan umutları için sıktırıyorlar. Çünkü 3.5 milyon göçmenin mali faturasını ödeyen ülke olarak bu kamburu sırtından atmaya çalışan bu yüzden ekonomisi felç olan bu felç sendromundan bizim için kurtulmak kolay olmayacak çünkü BOP ortaklarının hiçbiri bize masa başında söz verdikleri gibi sadık kalmadılar bu münafıklara Nasıl? Niçin? Neden? güvendik soruları hala karşılıksız kalırken Cenevre’de devam eden  Küresel Mülteci formundan medet umar hale geldik.

  3.Bölümde Suriye savaşının kronolojisini Maddeler halinde yayımlayacağız biiznillah.

Tarih:Genel

İlk Yorumu Siz Yapın

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir