İçeriğe geç

YALANIN KISA ÖMÜRLÜ BALONU..

YALANIN KISA ÖMÜRLÜ BALONU..
Yalan kimileri için bir silahtır. Evet bizi en zor durumlarda bir kalkan gibi korur. Tam işlerler sarpa saracakken sıkıntı gittikçe büyüyorken dudaklarımızdan dökülen bir yalan bizi bir anda ateş çemberinden çıkarır. Evet yalan kısa süreli de olsa bize fayda sağlamış gibi görünebilir ama ya sonrası ?
     “Yalancının mumu yatsıya kadar yanar” atasözü hiçbir yalanın sonsuza kadar gizli kalamayacağı er ya da geç ortaya çıkacağı anlamına gelir. Yalan söyleyen insanlar anlık bir mahcubiyetten ya da cezalandırmadan kendini kurtarabilirler, ancak: Yalanları ortaya mutlaka çıkacaktır. Yalanları ortaya çıktığında ise insanların kendilerine olan güveni sarsılacak, belki daha büyük cezalarla karşılaşacakları muhakkaktır.
Zihin kontrolü veya beyin yıkama, çıkarcı kişi veya grupların “kendi isteklerine başkalarına sistemli bir şekilde etik olmayan yollarla, ikna edip alıştırması” işlemine denir.
Beyin yıkama olayı fiillerin öncesinde beyinde yalanlardan bir algı oluşturarak nöronlarının işleyişine belli yargıları kabul ettirerek muhatapları ön yargılı yapar, bu yargılar insanı kolayca zan sahibi yapar ve kendisine ait olan yargılardan alıkoyar.
Oysa Allah insanı bu konudasa uyarmış,
Zan, zıt anlamlı bir kelime olup sanmak, sezmek ve itham etmek anlamına geldiği gibi, bilmek ve itaat etmek anlamına da gelir. Bu itibarla zannın bazısı günah sayılmıştır:
“Ey müminler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bazısı günahtır.” (Hucûrât, 49/12)
Sosyal Psikoloji bunu manipülasyon diye adlandırılır. Manipülasyon araçları çok çeşitli olmakla beraber kitlesel araçlar, Televizyon, Radyo, Akıllı telefonlar,İnternet araçları, Gazete ve diğer iletişim araçlardır.
Çağdaş dünyada hakim sınıflar hakimiyetini çok sık kullandıkları genelde manipülasyon araçlarına borçludur.
Harplerin harflerle yapıldığı kültür savaşları bağlamında çağdaş dünyada Hz Muhammed’in risaleti 1400 yıl önce beşeriyeti bu tür algı operasyonlara karşı uyarmış ve Yalancılığı ve beyin talancılığına devrimci bir darbe indirdi.
“Ey iman edenler! Eğer fasık bir kimse, size bir haber getirirse doğru olup olmadığını araştırın. Yoksa bir topluma cahilce kötülük edersiniz de sonra yaptığınız şeye pişman olursunuz.”(Hucurat/6)
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِن جَاءكُمْ فَاسِقٌ بِنَبَأٍ فَتَبَيَّنُوا أَن تُصِيبُوا قَوْمًا بِجَهَالَةٍ فَتُصْبِحُوا عَلَى مَا فَعَلْتُمْ نَادِمِينَ
Bu ilke çağdaş dünyada basın ilkesi olarak kabul görmesine rağmen fiilde olabildiğince istismar ediliyor. Bilgi çağında Bu istismarı fark eden coğrafyalarda basın güven endeksi yerlerde sürünüyor.
Kendisine ait öz benlik kültür ve ilkeleri olmayanlar çok kolay manipüle edilebilen hedef kitlelerdir.
Dünyadaki büyük yalanlar belki ansiklopedi hacminde ölçülebilir bir yapıya ulaşmıştır.
Bir örnek, Küresel müstekbirler(Zorbalar) basın yayın aracılığıyla önce Irak’ta Kimyasal silah var, bahanesi ile Irakı işgal etti, Kendilerinin verdiği ölümcül silahların kaynağı izah edilmeden, Oysa kimyasal silahları kimin Irak’a verdiğini veya Irak’ın bunları nasıl elde ettiğini hiç bahse konu etmediler.
Suriye’de aynı tiyatro, Siyonist İsrailin Nükleer ve kimyasal silahları hiç konuşulmadı ve şimdi İran’ın Nükleer silahı bahanesi ile manipülasyon ve beyin yıkamaya devam ediliyor. Hakikatte İran’ın Nükleeri bahane İslam Cumhuriyeti düşmanlığı için şahane bir yalan.
Batılılar için Esas mesele İslam’ın 21.yy.modern toplumunu yönetmeye muktedir olmasının pratiği, her türlü yalan ve beyin yıkamak için ortaya konan Yalan ve beyin yıkama çabalarına değer nitelikteymiş…!
Her şeye rağmen Hakikatler güneş gibi parlaktır, kenzoların güneşi balçıkla sıvamaları gülünç ve beyhude bir çabadır.

Tarih:Genel

İlk Yorumu Siz Yapın

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir