DÜŞÜNCE DUYARSIZLIĞI BİR ÇEŞİT BEYİN FELCİDİR.!
“Sana bu mübarek kitabı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik.” Sad/29
“Tarafımızdan bir rahmet ve akıl sahipleri için bir öğüt olarak, ona ailesini ve bir o kadarını daha bağışladık sad/43
“Düşünüp anlamanız için, Allah size ayetlerini işte böyle açıklıyor.” Bakara/242
“Allah hikmeti dilediğine verir. Kime hikmet verilmişse, ona pek büyük bir hayır (servet) verilmiştir. Bunu ancak akıl sahipleri düşünüp anlar.”Bakara/269
“Allah katında canlıların en kötüsü, hakikate karşı sağır ve dilsiz kesilip aklıselimle düşünmeyen kimselerdir.” Enfal/22
“Kur’an’ı okuyup düşünmüyorlar mı? Eğer o Kur’an Allah’tan başkasının sözü olsaydı, onda pek çok çelişki bulurlardı.”4/82
Düşünmek ve anlamak zor iştir, Emek gayret ve samimiyet ister, Oysa yanlış anlamak kolaydır, Biraz kötü Niyet, biraz cehalet kafidir.
Düşünmek İnsana zor gelse de, Kâinatta Sadece O’na bahşedilmiş bir nimettir, Bu nimeti Şükre çevirmek de düşüncedeki samimiyetle diğer bir ifadeyle ihlasla mümkündür.
İşte bundan dolayı yüce Allah Kitab-ı Kerimde Bizi en çok uyardığı husus “DÜŞÜNMÜYORMUSUNUZ?-AKIL ETMİYORMUSUNUZ ?Hitabıdır.
İnsanın fiziki gelişimi doğal seleksiyon mümkün, ancak ruhi ve manevi boyutu, Karakteristik boyutu yaşam disiplini ile doğru orantılıdır, Kimi kendini çevre koşullarının akıntısına bırakırken, Kimi de yaşam koşullarına sorgular çeker, ve ideal kodları hayatın kodları olarak söz ve davranışlarını disipline eder,
Bu tiplerin rengi tadı kokusu toplumun genel tarzı ile çelişse de, iman ettiği değerler onları dinamik, güçlü ve ısrarcı yapar, bu figürler hep genç yaşar genç ölürler. Hayattayken kıymetlerine esas değer biçilmese bile topluma pozitif katlarından dolayı ölümle beraber varlıkları daha iyi anlaşılır.
“Dünya, Tüccar ruhlu değil, asil ruhlu insanlara hasrettir Büyük düşüncelerden, daha büyük ve daha acı verici ihtiyaçlar vardır.” (Dr. Ali Şeriati ra)
Dünyada en acı veren şey kölelere özgürlük şarkılarını fısıldamak,
Özgürlük aşıkları hiçbir zaman özgürlük uğruna çektiklerine bedel biçmezler.
Peygamber (sav Rivayet edilen bir hadiste “Bir saat tefekkür bin yıl ibadete denktir.”
İşte bunun için Alim’in uykusu cahilin ibadetine denktir ifadesi literatürde yerini almıştır.
İşte bunun için Alim’in ölmesi alemin ölmesidir ifadesi anlam bulmuştur.
İşte bunun için Alim helake giderse alemi helak eder kavramı bihakkın doğrudur.
İşte bu yüzden “İnnel ulemae verasetül enbiyai”(Alimler enbiyaların varisleridir) peygamber ifadesi Alimler için çok derin bir sorumluluk anlamına haizdir.
“Düşünmek iyiliklerin aynası ve kötülüklerin örtüsüdür.”(İmam Caferi Sadık (as)
Düşünmek hem doğrular için özgürlük anahtarı, Yanlışlar ve kötülerin ıslah anahtarıdır, Düşünceler pratiklerle teyit edilmezse arşivlerin tozlu raflarının mahkûmu olurlar.
Büyük usta İbn-i Sinay’ı dinleyelim.
Düşünmeden öğrenmek faydasız
Öğrenmeden düşünmek tehlikelidir.!
Düşünmeden öğrenenleri yüce Allah kitap yüklü eşeklerle izah ederken, Öğrenmeden düşünmeyi de Hakkında bilgi sahibi olmadığınız işin peşine düşmeyin ikazı ile fiili çabadan önce düşünmek de doğru davranışların bir gereği ve ilkesidir.
Düşünmeyi sanat edinen Alimler, Filozoflar ve ideologlar toplumu kutuplaştırmazlar sadece yanlışları izah eder ve doğruları doğru zeminlerde ifade ederler. Değişim ve dönüşümün aktörleri değildirler. Her ikisini bir arada uyumlu icra edenler sadece peygamberlerdir.
Mevlana(ra) Büyük bir Alim ve İrfanın ustası olmasına rağmen Moğol istilasına karşı direnç gösteren bir aktivist değildir. Fiili direnci yönetmemiştir. Çünkü kitap ve mizanın yanına Kılıcı kuşanmadı, Kuşanamadı. Âmâ Hz. Muhammed(sav) Bu üç fazileti(Kitapla Allah’ın iradesini vakıanın mizanı ile tartarak, Güç ile icra etmiştir) bu üç özellik ve malzemeyi Allah’ın keremiyle taşımayı, değişim ve dönüşümün ideal örneği olmuştur. İşte bu yüzden peygamberler mutlak doğrular ve adaletin özel aktörleri olmuşlardır.
Düşünceyi kitabı yalnız bırakırsan pasiftir, Mizan beraber olacak ki realiteyi doğru tartabilsin, Kılıç da kitap ve mizanın hükmünü icra eder. Kitap ve mizan olmazsa kılıç tek başına kan damlayan imparator Sezar’in insafı adalet için eksik kalıp zulmün malzemesi oluverir.
“Akıllı insan, düşündüğü her şeyi söylemez, ama her söylediğini düşünür.!”(Aristo)
Alman Filozof Descartes felsefesini iki kelime üzerine bina etti. “Düşünüyorum öyleyse varım.” Varlık düşünceyle teyit edilmelidir.
“Dünya üç gruptan oluşur, Sonuçları ortaya çıkaran küçük bir başarılı grup, olup biteni seyreden oldukça büyük bir grup, ve Nelerin olup bittiğini bilmeyen Muazzam bir kalabalık..”(Murray Butler)
“İnsan ne kadar az düşünürse o kadar çok konuşur”(Montesquie)
Sahi Biz hangi kesimdeniz düşünmemiz gerekmez mi ?
Doğunun Aristo’su olarak bilinen İbn-i Rüşd(ra) “İnsanların %3’ü düşünür,%2 si düşündüğünü zanneder,%95 ise düşünmeden yaşayıp ölürler.”
Filozof Ebul Ala El Muari ise “İnsanların yarısının aklı var, Din’i yok, Kalan yarısının da Din’i var aklı yok, Çok az bir gurup Akıl- Din bütünlüğüne sahiptir.”
“Boş bir kafa şeytanın çalışma odasıdır”(Platon)
“Her yüzyılda birkaç kişi düşünür diğerleri ise onların düşündüğünü düşünür…”(Cemil Meriç)
Kur’an buyuruyor ki, Biz bunları size boş yere anlatmıyoruz düşünüp öğüt almazısınız.? Hitabı artık idrakleri meşgul etmiyor.
“Dünyanın en değerli hazinesi güzel öğüttür, Ama Ondan ucuzu da yoktur.!”(Hz.Ali a.s)
Güzel öğüt toplum için gelecekte yaşanacak acılar ve yanlışlar için kalkandır.
Hz. Ali(as) “Bedenler yorulduğu gibi ruhlar da yorulur, ruhlarınızı güzel sözlerle dinlendirin.” Mükemmel bir psiko sosyal tavsiyedir.
Halk arasında söylenen bazı sözler çok derin anlamlar içerir,
Sê tiştan ji bîr Nekin;
“1. Şîrê diyan 2. Westa bavan 3.Şîretê Mezinan.(Üç şeyi unutmayın,Annelerin sütünü,Babaların Çabasını,Büyüklerin Nasihatını”(Kürt Atasözü)
İbn-Sina(ra)yı dinleyelim;
“Hayatın genişliği derinliğinden daha önemlidir”
Üstadın burada ifade ettiği genişlik düşüncenin, Ufkun genişliğidir, derinlik ise uzun ömrü ifade eder. Uzun ve tefekkürden yoksun bir ömrü Şems-i Tebrizi(ra) ne güzel tarif etmiş;
“Geçti ömrüm bir ah ile,içi dolu eyvah ile”
Böyle bir nedamettin kimseye faydası yoktur.
‘Ahlar vahlar ‘ Tefekkür, düşünce ve tecrübelere duyarsız kalmanın sonuçlarıdır.
“(Bu) Diri olanları uyarmak, ve kafirlere de azap sözünün hak olması içindir.”Yasin/70
Geçmiş kavimlerle öğretmenleri olan Resuller arasında geçen olaylar Cami avlusundaki banklarda zaman öldürmek için değil, Toplum için bir değişim dönüşüm ve şuur manyetiği oluşturmuyorsa ve toplumun geleceğini planlamasına katkı sağlamayacaksa, kimi çağdaşlar için tarihi saçmalıktan öteye bir anlam ifade etmezler.
Büyük Arif Şeyh Muhyiddin-i Arabi(ra dinleyelim “Aslından uzaklaşan her canlı uzaklaşması ölçüsünde aslına dair bilgisini kaybeder”
Büyük usta sayın Dr. Ali Şeriati(ra) dinleyelim..
” İslam toplumu devrimci bir DÜŞÜNCE ateşine, “öğreti “ye muhtaçtır.
İslam toplumu sömürü karşısında “Vahdet’e” muhtaçtır.
Müslüman halklar ayrımcı düzende “Adalet’e muhtaçtır.
İşte bu nedenle Ali’ye ihtiyaç vardır.!”
Dünya düşünenler için bir komedi, Duyanlar için bir trajedidir…! Herkes cahildir, Âmâ farklı konularda…!
“Düşündürücü ve Hikmetli sözlerle ruhlarınızı dinlendirin, Zira bedenlerin yorulduğu ve zayıfladığı gibi Ruhlar da yorulur.”(Hz. Ali a.s)
Herkes aynı şeyi düşünüyorsa hiç kimse fazla bir şey düşünmüyor demektir.! Herkes birbirine benziyorsa orada kimde yoktur.Vesselam
İlk Yorumu Siz Yapın